Anneler ve kızları…
‘Babalar ve oğulları serimizden sonra sırada anneler ve kızlarının hikayeleri: Elif Boztepe Çetin ve Fidan Boztepe ilk konuğumuz.
Kariyer Eğitim Kurumları’nda eğitim gördü ve mesleki anlamda ona değer katan çok şey kazandı.
Fidan Boztepe’nin Elif Çetin’e verdiği nasihat; insanların önce duygularına dokunması, müşteriler arasında ayırım yapmaması ve dürüst olması.
Önce gönül bağı kuracaksın. İnsanların gönüllerine dokunduktan sonra her şeyi yapabilirsiniz.
Kuaförlük, aşıladığı meslek sevgisi, duruşu ile rol model olan Fidan Boztepe’nin Elif Çetin’e bıraktığı en büyük miras… Ailenin köklerinde kuaförlük var: Fidan Boztepe’nin altı kardeşinden beşi kuaför. Kız kardeşi Malatya’da kuaförlük yapmaya başlıyor ve aile üyelerini birer birer mesleğin içine çekmek için teşvik ediyor ve biri Malatya’da diğeri Adıyaman’da hala kuaförlük yapmaya devam ediyor. Kuaförlük kardeşlerin dışında çocuklarında sevdiği bir mesleğe dönüşüyor ki Elif Çetin Boztepe ‘zor zamanlarımızda kuaför yeğenlerimizin bize yardım etmişliği olmuştur’ sözleriyle kuaför aile olmanın avantajlarını belirtiyor.
Şu anda iş yönetimi konusunda uzman olan ve Lale Kuaför’e de danışmanlık hizmeti veren ve annesi de kuaför olan kuzen Hülya Mutlu ‘bu hikayede en önemli kısım şu: Annem 31 yaşında, diğer teyzem 33, Fidan teyzem 23 yaşında mesleğe başladı. Aslında bu, bir işi tutkuyla yapmanın ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Hepsi birbirinden çalışkan, işini seven ve gayretli insanlar olarak kuaförlük sayesinde memur aileler olan bizlerin yaşam standardını yükselttiler. Herkes birbirinden ilham aldı ve başardılar.’ sözleriyle kuaför ailenin hikayesine katkı sağlıyor.
Urfa’da aldığı kuaförlük eğitiminden sonra ilk olarak Arzu Kuaför isimli salonda kuaförlük hayatına başlayan Fidan Boztepe daha sonra polis olan eşinin görevi nedeniyle taşındıkları İzmit’te kendi salonunu açıyor.
‘Polis olan eşim beni çok destekledi ve her zaman yanımda oldu. Küçük çocuklarım olmasına rağmen zorluklarla açtığımız ve Lale Kuaför ismini taşıyan ilk işyerimde taksitle aldığım sadece 2 tezgah vardı ve karanlık bir pasaj içindeydi. Tüpte su ısıtıp müşterilerin saçını yıkıyordum. İşlerim ilk günden itibaren çok iyi gitmeye başladı. Hastalık, tatil, bayram demeden geç saatlere kadar çalıştım. Güzel bir gelir elde etmeye başladım. Pasajdaki diğer dükkanlar da bundan faydalanmaya başladı. İnsanların memnuniyeti de beni kamçılayan unsurlardan oldu. Elektriklerin sık sık kesildiği, sigortaların attığı, zorluklarla çalıştığım bu salondan çarşı içinde bir salon satın alarak taşındım ancak büyük depremden sonra iş yerim kullanılmaz hale geldi. Müşteri kaybettim. Yeni bir salona geçerek güzel bir dekorasyonla tekrar çalışmaya başladım.’ sözleriyle başlangıç hikayesini anlatırken aynı mesleği seçen Elif Çetin Boztepe’nin kuaförlüğe başlama hikayesini de önce anneden daha doğrusu ustasından dinledik:
‘Elif’te yavaş yavaş büyümeye başladı. Müşteriler ile iletişim becerisi çok iyiydi. Biraz da benim isteğimle yardımcı oluyordu. Yaşadığım rahatsızlık da bunda etkili oldu. Yavaş yavaş işi yapmaya başladı. Kariyer Eğitim Kurumları Bakırköy şubesine 2 yıl boyunca İzmit’ten her gün gidip gelerek eğitim gördü ve mesleki anlamda ona değer katan çok şey kazandı. Elif teknik anlamda kesimi çok iyi yapıyor. Eğitimleri hiç kaçırmıyor. Kendisiyle gurur duyuyorum. İşi farklı bir noktaya taşıdı. İletişim konusunda çok başarılı. Çevremizde bizden ayrılıp salon açan 30 kadar salon olmasına rağmen başarıyla yapıyor işini. Açtığım, çocuk gibi büyüttüğüm salonum kapanmış olsaydı gerçekten üzülürdüm. Uğurlu olması için kardeşimin ilk salonuma vermiş olduğu Kuaför Lale ismini de aynı şekilde devam ettiriyor.’
‘Liseyi bitirdiğim dönemlerdi. Anneme düşkünlüğüm nedeniyle sadece destek oluyordum. Üniversiteye hazırlanırken ve kuaförlük ile ilgili bir düşüncem yokken annemin meslek rahatsızlığı etken oldu. Ancak bu işi yapacaksam önce salonun güzel ve istediğim gibi olması gerekiyordu. Annem de beni destekledi. Kariyer’e gittikten sonra bütün bakış açım da değişti ve kuaförlüğe başladım. Ardından eşimin de desteğiyle severek yapmaya başladım ve onun da zorlamasıyla Londra’da bir eğitim seyahatine katıldım ve orada mesleğe bakış açımı değiştiren Yusuf Koçyiğit ile tanışarak işimi daha büyük aşkla yapmaya başladım.’ sözleriyle aile mirası mesleğine başlangıç hikayesini özetle anlatan Elif Boztepe Çetin için çalışan mutluluğu özel önem taşıyor. ‘Annem bana çıraklık yaptırmadığı için ben de asla çırak muamelesi yapmam. Bu da benimle çalışmak istemelerindeki en büyük etken. Yıllardır birlikte bir aile gibi çalışıyoruz.’
Anne, teyzeler, kuzenler ve dayıların farklı şehirlerde, farklı salonlarda dahil olduğu adeta bir aile mesleğinin temsilcisi olan Elif Boztepe Çetin’e kalan en önemli miras ‘Önce gönül bağı kuracaksın. İnsanların gönüllerine dokunduktan sonra her şeyi yapabilirsiniz.’ ifadesinde yer alırken, Elif Boztepe Çetin ile hem annesi hem de ustası Fidan Boztepe’nin hikayesi de bizim sayfalarımızda yerini alıyor.
Darısı aile mesleğini seçen ve severek yapan yeni hikayelere ki anne veya babasının yaptığı kuaförlük mesleğini seçen çocuklarıyla kuaförlüğün daha büyük adımlarla ilerleyeceğine inancımız sonsuz….’